Bir dağın
zirvesinde olmanın keyfini önce eteklerinde yürümeden nasıl yaşayabilirsin?
Ben her zirve
tırmanışı öncesinde, çıkacağımız dağın eteklerinde uzun uzun yürürüm. Çoğu kez
yalnız yapmayı sevdiğim bu yürüyüşlerde sadece çıkacağım dağı, zirvesine nasıl
ulaşacağımı düşünmem. Hayatım ile ilgili geleceğim ile ilgili pek çok şeyi de
bu yaptığım yürüyüş sırasında düşünürüm ve planlarım. Dağların eteklerinde
sizler için çıkacağınız zirve ve hayatınız ile ilgili pek çok ipucu vardır.
Yeter ki nasıl bakacağınızı bilin.
Zirve yolu ise
uzun ve yorucudur. Öyle bir solukta çıkamazsınız. Arada oturup dinlenmeniz ve
hedefinizi gözden geçirmeniz gerekir. Zirve yolunda sizi her zaman güllük
gülistanlık bir atmosfer beklemez. Zirve yoluna çıkan ve bu zorluğa talip olan,
her türlü hava şartlarına, sıcağa, soğuğa, rüzgâra, yağmura ve kara, bedeninin
ve beyninin yüksek irtifada vereceği her türlü tepkiye hazır olmalıdır. Arada
soluklanmanız gerekir. Hatta yatıp dinlenmek, uyumak gerekir. Evet, zirveye
çıkabilmek için yürümek gerekir. Ama bazen de daha hızlı yürüyebilmek için
adımlarınızı güçlendirmeniz gerekir. Bunun için de durup dinlenmeli ve derin
bir soluk almalısınız.
Bazen de
yürüdüğünüz parkuru değiştirmeniz gerekir. Çünkü “Gidilen yol önemli değildir.
Gidilecek olan yer, yani dağın zirvesidir önemli olan.”
Ulu önderimiz
Atatürk,”Sağlam kafa, sağlam vücutta bulunur.” Demiş. Bedeniniz yorgun
olduğunda kendinizi güçsüz hissedersiniz. O sebeple geleceğe dair planlarınızı,
hedeflerinizi asla düşünmeyin. Çünkü o anda beyniniz de yorgundur. Sadece
dinlenmeye bakın.
Ben de öyle
yapıyorum. Dağın zirvesine doğru yola çıkmadan önce önce eteklerinde yürüyor,
dağın havasını ciğerlerime çekiyor, dağın bana sunduğu tüm güzellikleri
inceliyor ve tüm bunlar için şükrediyorum. Sonrasında mı? Çadırıma çekiliyor ve
dinleniyorum. Yukarıda yazdığım gibi zirveye sağlıklı bir şekilde
çıkabilmek, daha hızlı yürüyebilmek ve adımlarımı güçlendirmek için. Bunun için
de durup dinlenmenin ve derin bir soluk almanın önemini bilerek.
Unutmayın! Güç
zaferlerinizden gelmez. Mücadeleleriniz gücünüzü geliştirir. Zor bir hayatın içinde olduğunuzda ve teslim olmadığınızda. İşte güç
budur...
Bir sonraki
yazımda görüşmek üzere
hoşça kalın…
Hakkı Şenkeser.
Yorumlar
Yorum Gönder