Son yazılarımda sizlere dağcılık
ve doğa yürüyüşlerinden bahsetmiştim. Bundan birkaç yıl öncesine kadar çok
popüler olmayan doğa yürüyüşleri, özellikle hareketsiz yaşamların, obezite başta olmak üzere diğer sağlık sorunlarına sebep olması, bu sebeple artık daha sağlıklı yaşamak için spor yapmak isteyen ve bunu da doğada yürüyerek yapmak isteyen insanların hayatlarının bir parçası oldu.
Doğa yürüyüşleri, insanların artık daha sağlıklı yaşayabilmek amacıyla alternatif spor faaliyetleri arayışına girmesiyle farkına vardığı, belki de doğaya, toprağa kaçışın en kestirme yolu olması sebebiyle artık çok daha revaçta.
Lütfen yürüyüş deyip
geçmeyin. Her gün düzenli olarak yapılan yürüyüşlerin hayat kurtarıcı etkilerinin,
insan sağlığına ve psikolojisine olan olumlu etkilerini artık hiçbir araştırma
hiçbir uzman göz ardı etmiyor.
Hele bu yürüyüşleri birde
doğada yaptığınızı düşünürsek?
Doğa yürüyüşlerinin
faydalarına geçmeden ve neden doğa yürüyüşü yapmalıyız? Sorusunun cevaplarını
ardı ardına sıralamadan önce nasıl doğa yürüyüşü yapılır? Sorusuna cevap vermek
isterim.
İhtiyacınız olan bir bot ve
sırt çantası ve birlikte yürüyebileceğiniz bir yürüyüş grubu bulmak.
Evet, bu kadar basit.
Başlangıç olarak bileğinizi saran ve ayağınızın burkulmasını önleyecek bir bot
ile doğa yürüyüşü sırasında ihtiyacınız olacak tüm malzemelerinizi içerisinde
taşıyacağınız bir sırt çantası başlangıç için kesinlikle yeterli. Zaten
yürüyüşlerde tecrübe kazandıkça ihtiyacınız olacak pek çok yararlı bilgiyi
öğrenecek en önemlisi de hepsini bizzat tecrübe ederek, yaşayarak
öğreneceksiniz. Bu konuda kendimden bir örnek vermek gerekirse ilk yaptığım
doğa yürüyüşlerinde asker botu kullanıyordum. Daha sonra tecrübe kazandıkça,
farklı hava şartlarında su geçirmeyen, nefes alabilen astarlı, ayağı daha az yoran,
hafif ve sert olmayan bu sayede sert zeminlerden gelen darbeleri absorbe ederek
ayaklarımı ve eklemlerimi koruyan botları tercih etmeye başladım.
Doğa yürüyüşlerinde nasıl
giyinmeliyiz? Hangi teknik malzemeleri nerede kullanmalıyız? Doğada nasıl beslenmeli
konularına daha sonraki yazılarımda daha geniş yer vereceğim. Biz şimdilik
kaldığımız yerden devam edelim. Bot, sırt çantası ve yürüyüş gurubu demiştik. Doğa
yürüyüşlerine katılmaya karar verdik. Peki, kendimize uygun bir yürüyüş
gurubunu nasıl bulacağız? Bu da çok kolay. Sosyal medya aracılığı ile artık pek
çok dağcılık gurubu ve yürüyüş gurupları düzenledikleri etkinlikleri, zorluk
derecelerini, parkura göre yanınıza almanız gereken temel ihtiyaç malzemelerini
sizlere duyuruyorlar. Size düşen bu guruplardan size uyan birini tercih etmek
ve kendinizi doğaya atmak. İşte bu kadar kolay.
Ben yaşadığım Şehir olan
Bursa’da pek çok dağcılık kulübü ve yürüyüş gurupları ile doğada yürüdüm ve
yürümeye de devam ediyorum. Özellikle Bursa’da yaşayan ve yürüyen doğa
yürüyüşçüleri çok şanslılar. Çünkü Uludağ gibi hem şehre çok yakın hem de
farklı zorluk derecelerinde yürüyebilecekleri muhteşem bir bitki örtüsü ve
doğal güzelliklere sahip, dilerler ise hem yürüyüp hem de kamp yapabilecekleri
bir dağa sahipler.
Botumuzu giydik, sırt
çantamızı sırtımıza aldık ve kendimize uygun bir parkurda doğa yürüyüşlerine
başladık. Peki, bu yürüyüşlerin bize, sağlığımıza ne gibi faydaları var? Şimdi
de bu konuda sizler ile çok önemli olduğunu bilgileri paylaşmak istiyorum.
Öncelikle doğa yürüyüşleri
kalbinize çok iyi gelir. İstisnasız düzenli yürüyen ve doğa içerisinde şehrin
tüm karmaşasından, gürültüsünden ve stresinden uzak bir gün geçirdiğinizde kan
dolaşımınız artar. Bu sayede kalp ve damar hastalıklarına yakalanma riskiniz
ciddi bir oranda azalır. Düşünsenize, tertemiz havayı ciğerlerinize çekip,
toprağa basarak vücudunuzdaki tüm negatif enerjiyi attığınızda ne stres ne kötü
düşünce nede sinir kalır.
Bol oksijen, temiz hava ciğerlerinizi
temizler. Şehirde, trafikte ve işyerinde soluduğumuz havanın kalitesi sizce
nasıl? Ya da soruyu şöyle sorayım. Soluduğumuz gerçekten oksijen mi? Evet, gün
boyunca soluduğumuz havanın kalitesi tartışmasız bir biçimde çok kötü. Hele bir
de sigara içiyorsanız akciğer rahatsızlıkları başta olmak üzere pek çok
hastalıklara davetiye çıkarıyorsunuz demektir. Doğada oksijence zengin şehrin
her türlü pisliğinden uzak havayı teneffüs ettiğinizde ciğerlerinize dolan bu
kaliteli hava kanınızı temizler. Nefes verdiğimizde vücudumuzdaki tüm kirli
gazları ve karbondioksiti dışarı atarız. Oksijen vücudumuza canlılık verir. Bu kadar
mı? Hayır. Başta beyin olmak üzere tüm iç organlarımız canlanır. Unutmayın!
Beyin sağlığı, dikkat ve sağlıklı düşünmek için temiz hava şart. Kapalı havasız
bir ortamda başınızın nasıl ağrıdığını, sinirli ve stresli olduğunuzu düşünün.
Fiziksel ve mental açıdan
kuvvetleneceksiniz. Yürüyüş neredeyse tüm kaslarınızı çalıştıran bir
aktivitedir. Özellikle farklı zorluk derecelerinde yaptığınız doğa
yürüyüşlerinde farklı kas guruplarınız çalışacak bu sayede sadece kaslarınız
değil kemikleriniz ve eklemlerinizde daha kuvvetlenecek. Bu sayede daha
dayanıklı olacaksınız. Bu yürüyüşler esnasında denge kabiliyetiniz artacak
dolayısı ile koordinasyonunuz artacağı için sadece fiziki olarak değil mental
açıdan da daha kuvvetli olacaksınız.
Sırtınız, beliniz tüm vücudunuz
mu ağrıyor? Adını koyamadığınız baş ağrılarınız mı var? Kendinizi devamlı yorgun
mu hissediyorsunuz? Tüm bu sorulara cevabınız evet ise düzenli yapacağınız doğa
yürüyüşleri sayesinde tüm vücudunuz bir toparlanma kendini yenileme sürecine
girer. Bir süre sonra ise bu şikâyetlerden hiç birinden iz kalmadığını
görürsünüz.
Uykusuzluğa çare olduğunu
göreceksiniz. Günümüzde pek çok insanın ortak şikâyetidir uykusuzluk. En temel
sebebi de strestir. Doğa yürüyüşleri esnasında temiz havanında etkisi ile kan
akışınız dolayısı ile vücudunuzun ritmi düzene girecek. Bu sayede geceleri daha
rahat uyuyacaksınız.
Daha fit görüneceksiniz.
Kötü ve sağlıksız beslenme bununla beraber hareketsiz yaşam tüm fazla
kilolalarımızın en büyük sebebi. Doğa yürüyüşü sırasında tüm vücudumuz, tüm
kaslarımız çalıştığı için vücudumuz daha hızlı yağ yakar. Bu sayede fazla
kilolarınızdan kurtulur. Kendinizi daha dinç hissedersiniz. Fit görünümde
cabası.
Yaşlılık mı o da ne?
Diyeceksiniz. Doğada ve dağlarda birlikte yürüdüğümüz benden yaşça büyük birçok
dağcı dostum, yaşlarının sadece nüfus kâğıtlarındaki bir rakamdan ibaret
olduğunu ispat edercesine dağların doruklarına çıkıyor. En zorlu engelleri
aşıyorlar. Tüm bunları yaparken de bizlere örnek olup tecrübelerini
paylaşıyorlar. Bunun en temel sebebi doğada yaptıkları düzenli yürüyüşler
sonrasında tüm vücutlarında yukarıda bahsettiğimiz olumlu değişikliklerin gerçekleşmesi.
Bu sayede hangi yaşta olursa olsunlar, vücut onu sağlıklı kullanmanızın
karşılığını size sağlık ve uzun ömür olarak fazlasıyla verecektir.
Mutlu olursunuz. Vücudunuz
yukarıdaki olumlu tepkilerin sonucunda bol miktarda mutluluk hormonu salgılayacaktır.
Doğa, temiz hava, yeşillikler, yabani hayat hiç biri sizden bir karşılık
beklemeden tüm güzelliklerini sizinle karşılıksız paylaşır. Size de sadece bu
güzelliklerin tadını çıkarmak kalır.
Sanırım burada sizinle
paylaştığım, doğa yürüyüşü ve sağlık konulu 1000 küsur kelimeden sonra sizlerde
ilk fırsatta bir doğa yürüyüşüne katılmayı isteyeceksiniz.
Hadi ne duruyorsunuz?
Bir sonraki yazımda görüşmek
üzere hoşça kalın.
Hakkı Şenkeser.
Yorumlar
Yorum Gönder