Merhaba çok değerli Hakkı Şenkeser “Benim Dikey Dünyam” okurları. Yazımın başlığını okuyan siz değerli okurlarım, “Bir Madalya Hikayesi” başlığını okuyunca, sportif bir mücadelenin ardından hak edilmiş bir madalyaya ait hikâyeyi okuyacağınızı düşünmüş olabilirsiniz. Ama bu madalya hikayesi, yıllardır katılım sağladığım pek çok sportif organizasyon sonrası biriktirdiğim anı madalyalarından çok daha farklı, özel ve önemli bir yere sahip.
Bu madalya hikayesi, 2021 yılında aralarına katıldığım, Doca Textile Tech Pakkens ailesi ile birlikte, çalışanlarımız ile katıldığımız pek çok koşu organizasyonu, sponsor olarak desteklediğimiz koşu organizasyonları ve nihayetinde ana destekçisi olarak BUKA – Bursa Koşu Akademisi ve Mudanya Belediyesi ile birlikte gerçekleştirdiğimiz Doca Tirilye Ultra 2025 koşusu için yaptırdığımız özel bir tasarıma sahip, bir hikayesi olan ve şu ana kadar Türkiye’de başka bir koşu organizasyonunda verilmemiş çok özel bir madalyanın hikayesidir.
Dolayısıyla bu özel madalyaya ait yazımı, tanıştığımız ve
birlikte çalışmaya başladığımız ilk günden bu yana hem bireysel hem de kurumsal
ölçekte tüm takım faaliyetlerimizi destekleyen, “seamless knitting technology” dikişsiz
örme teknolojisini kullanarak dünyaca ünlü markalara teknik spor tekstilleri
üreten, sadece üretici olmayıp başta çalışanları olmak üzere tüm bireylerin
sağlıklı gelişimlerine katkı sağlamak hedefiyle sportif organizasyonları ve
sporcuları destekleyen Doca Textile Tech Pakkens kurucusu, yöneticim sevgili
Mustafa Demiralay ’a ithaf etmek isterim.
2020 yılının eylül ayında boyahane teknik danışmanlığı ile
başlayan Doca kariyerim 2021 yılının şubat ayında tam zamanlı çalışmaya
evrildi. O tarihte Kayapa lokasyonunda bulunan fabrikamıza ilk gittiğimde duvarda
bir koşucunun koşu formasıyla “Sylvain Corner” yazısı altında bir resmini
görmüştüm. Birlikte yeni çalışmaya başladığım mesai arkadaşlarıma; “Kim bu
Sylvain?” dediğimde bana hem Doca için çok özel bir yere sahip olan ve firmanın ilk müşterisi olan,
Compressport’dan ve Sylvain’ın Mustafa Bey ile olan dostluğundan
bahsetmişlerdi.
Spor tekstilleri üreten bir firmada spora ve koşucuya değer
veren bu yaklaşımını görmek uzun yıllardır farklı spor branşlarıyla uğraşan,
dağcılık ve koşuyu birleştiren trail koşularına ultra seviyede ilgi duyan beni
fazlasıyla memnun etmiş ve gururlandırmıştı. Bu resme baktığımda aklımdan geçen
bir diğer düşüncede, böylesine spora ve sporcuya destek veren bir firmanın
yerli Sylvain’lara da ihtiyacı olduğuydu.
Çalışma hayatım süresince sadece çalıştığım kurumlarda
değil, dahil olduğum sivil toplum kuruluşları, sağlıklı yaşamı hedef edinmiş
gruplar vs. için pek çok koşu grubu kurdum ve yönettim. Özellikle kurumsal
ölçekte spor yapan çalışanların hem bireysel ölçekte geliştiklerini (fiziksel
ve mental) hem de özellikle takım algısıyla birlikte hareket ederek, pozitif
takım çalışması kabiliyetlerinin geliştiğini ve bunun neticesinde problem çözme
yeteneklerinin geliştiğini gözlemledim. Sadece bu kadar mı? Tabiki hayır. Bugün
pek çok kurumun artık önemini kavrayarak geliştirmek ve iyileştirmek ölçüsünde
adımlar attığı, kurum içi çalışan bağlılığı, kurumsal aidiyet yeteneklerinin de
gelişimine yönelik çalışmalara destek oldum. Dolayısıyla pek çok insanın spora
başlamasına hem kurumsal hem de bireysel ölçekte da ön ayak olmuşumdur.
2021 yılının haziran ayında koşulacak SPX Dağyenice Ultra koşusu öncesinde Mustafa Bey ile aramızda şöyle bir sohbet geçmişti. Dağyenice koşusunu özel olarak destekleyen ve kit çantasına konulmak üzere, koşucuların giydiği teknik koşucu tişörtlerini üretimini yapan Mustafa Bey’e; “Doca dünyaca ünlü markalara ve bu markaları giyen sporculara çok özel ve teknik spor tekstilleri üretiyor. Neden bu spor kıyafetlerini giyen sporcular ile Doca çalışanları da yan yana koşmuyor?” Bu konuşmamızın hemen ardından Doca Takımı için üretimini yaptığımız tişörtler ve Doca çalışanlarından oluşan bir takım ile Dağyenice koşusunda hep birlikte koştuk.
Hemen ardından 2021 temmuz ayında Uludağ Premium Ultra ’da
bir kez daha Doca çalışanları ile koştuk. 2022 yılının mart ayında önce
Runtalya maratonu hemen ardından haziran ayında Dağyenice, temmuz ayında Uludağ
premium, ekim ayında Eker I Run koşularına yine Doca çalışanları ile birlikte
katıldık. Hedefimiz sadece iyi bir teknik spor tekstili üreticisi olmak değildi.
Tüm çalışanlarımız ile birlikte sağlıklı insanlar olmak, topluma ve çevremize
örnek bir kurum olarak firmamızı temsil etmekti.
2023 yılının haziran ayında toplam 100 Doca çalışanıyla; “Cumhuriyetin 100.yılında 100 Doca çalışanı ile koşmak” sloganıyla tamamladığımız Dağyenice ultra koşusu sonrasında Mustafa Bey ile aramızda yine şöyle bir sohbet geçmişti. “Artık kendi organizasyonumuzu yapmanın zamanı geldi”
O an güzel ve
heyecan verici bir dilek olan bu sohbet konusunu hayalden gerçeğe dönüştürmek
noktasında ki ilk adımımız Gündoğdu 2024 koşusu oldu. BUKA ve Yorulmazlar Doğa
Sporlarından arkadaşlarımın Doca’ya yaptıkları tişört desteği talebini Mustafa Bey’e
ilettiğimde sağ olsun bizi kırmayarak koşunun ana destekçisi olarak ismini
verdi ve 2024 yılının mayıs ayında Doca Gündoğdu Ultra koşusunu hep birlikte
yaptık. Toplam 1000 koşucunun katıldığı koşu organizasyonu özel tasarım
tişörtü, içeriği zengin özel kin çantası ve müthiş parkuru ile sporseverlerden
tam not aldı.
Doca Gündoğdu Ultra 2024 koşusundan gelen olumlu geri
dönüşler bizleri devam etmek noktasında heyecanlandırmıştı. Özellikle Mustafa
Bey’den gelen tam destek ile yine Mustafa Bey ile uzun yıllara dayalı
arkadaşlıkları olan Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç’ın ofisinde
yaptığımız toplantı da 18 Mayıs 2025 tarihinde yeşil Bursa’mızın mavi ile
yeşilin iç içe geçtiği Mudanya ilçesinin, Myrleia antik kentine de ev sahipliği
yapan Tirilye beldesinde, antik Kapanca Limanını da içerisine alan Doca Tirilye
Ultra 2025 koşusunu yapmak noktasında ilk adımı attık.
Doca Tirilye Ultra sadece bu sene için toplam 2 parkurda, 29K ve 54K parkurlarında toplam 400 kişinin koşacağı özel bir koşu olarak planlandı. Parkurlarından, expo alanına, web sitesinden, sosyal medya yönetimine, kit çantası içeriğinden tişörtüne, madalyasına, sponsorluklarına, fotoğraf ve video çekimlerine, ulaşım, lojistik, görsel materyallerine vs. tam bir TAKIM çalışması yaptık. Ben yine burada hızlıca Yalçın Balcı hocamıza, BUKA gönüllüleri başkanı Ünal Çelik'e, Ayhan Karaağaç'a, Yasin Küçükbahar'a, İsa Nureddinoğlu'na, Soner Kızılkaya'ya, Hüsnüz Zafer Kömürcü'ye, Gökhan Azar'a, özellikle madalya üretim sürecinde birlikte çalıştığım Taner Gökalp'a ve ismini burada sayamadığım Tüm Doca ve BUKA gönüllülerine canı gönülden teşekkür ederim.
Doca Tirilye Ultra koşusunun planlamasını yaparken 2 parkura yoğunlaştığımızı yukarıda yazmıştım. Bunu düşünürken hedefimiz, ileriki senelerde ilave olacak kısa ve
uzun ilave parkurlar öncesinde Tirilye’nin nabzını tutmak olacaktı. Öyle değil
mi? Siz istediğiniz kadar iyi bir organizasyon planlayın. Eğer yerel halk,
yerel yönetim, sporseverler ve diğer tüm paydaşlar bu organizasyonu
sahiplenmezse kalıcı olmak mümkün olmayacaktır. İşte biz de bu sebeple 400 kayıtlı
koşucuyla kayıtlarımızı sınırlandırdık.
Organizasyona tüm aşamalarında çok özel hazırlandık. Tüm resmi ve özel kurum ve kuruluşlar ile iletişim halinde olduk. Mudanya Belediyesi resmi ilçe sınırları içerisinde yer aldığı için organizasyonun tüm hazırlık ve alt yapı süreçlerinde Mudanya Belediye Başkanımız Deniz Dalgıç'ın yönlendirmesiyle Burçin Köksal Bey ve ilgili tüm birim yöneticileriyle uyum içerisinde çalıştık. Ben buradan yine Burçin Köksal ve Mudanya Belediyesi Kültür İşleri Müdürü Meral Yetil'e ve diğer tüm birim yöneticisi arkadaşlarımıza destekleri için teşekkür ediyorum.
Yine Doca Tirilye Organizasyonun her aşamasında destekleri Olan başta Mudanya İlçe Kaymakamımız Sayın Ayhan Terzi'ye, Bursa İl Jandarma Komutanımız Sayın Tuğgeneral İdris Tataroğlu'na, Mudanya İlçe Emiyet Müdürümüz Sayın Atakan Ateşli'ye, yine İlçe Jandarma Komutanımız Yarbay Ercan Yavuz'a, İlçe Gençlik ve Spor Müdürümüz Çağlar Yeni'ye ve özellikle resmi kurumlara yaptığımız tüm ziyaretlerde desteklerini esirgemeyen, aynı zaman da organizasyon ekimizde de yer alan BUKA gönüllüsü Kurmay Albayımız Hüsnü Zafer Kömürcü'ye de canı gönülden teşekkür ederim.
Özellikle Mustafa Bey’in Doca Textile Tech adına ana yüklenici olarak hem maddi hem de manevi olarak organizasyonun her aşamasında ki desteği mükemmel bir organizasyon noktasında bize müthiş katkı sağladı. Özel kit çantası içeriği desteği, koşuya katılacak elit yabancı atletler noktasında ki desteği ki özellikle UTMB şampiyonu Ludovic Pommeret, Compressport koşu takımı sporcusu Helio Fumo’nun katılımı,
Doca'nın yine değerli müşterilerinden Falke'nin kadın koşucu takımının sporcuları, Adriana Moser, Annemarie Weise, Jaweria Majid, Marina Angela Andresen'nin Doca Tirilye Koşusuna gelmesi yine Doca Tirilye Ultra 2025 koşusuna müthiş destek oldu.
Ben buradan yine Mustafa Demiralay'a çok değerli destekleri için canı gönülden teşekkür ediyorum.
Tüm bu müthiş çalışmaların dışında, yazımın da başlığına ismini veren, Tüm katılımcılara; "Bun nasıl madalya?" dedirten ve Türkiye'de başka hiç bir koşu organizasyonunda verilmemiş olanözel bir tasarıma ve çok özel bir çalışmaya sahip olan Doca Tirilye Ultra 2025 madalyasına özel bir paragraf açmak istiyorum.
Doca Tirilye Ultra koşusunun özellikle kayıtlı koşuculara verilen başta madalyası, tişörtü ve kit çantası içeriğinin Doca Textile Tech tarafından çok özel olarak çalışılıp, hazırlandığından ve çok kıymetli Doca Tirilye Ultra 2025 kayıtlı yerli ve yabancı sporcularımıza verildiğinden bahsetmiştim. Özellikle koşu öncesi hazırlıklarımızda Mustafa Bey ile yaptığımız toplantıda bana kendisine yurt dışı katılım bir organizasyondan gelen özel tasarım madalyayı göstererek; “Böyle özel bir madalyayı kendi koşumuz için yapabilir miyiz?” demesiyle örnek madalyayı elime alarak inceledim.
Türkiye’de gerçekleştirilen hiçbir organizasyonda
verilmemiş özel bir madalya olacaktı. Hemen madalya için çalışmaya başladım.
Türkiye’de böyle bir madalyayı üretmek mümkün gözükmüyordu.
Dolayısıyla yurt dışı bir çalışma yapmak gerekecekti. Çalışmalara hızlıca
başladım. İlk olarak kesinlikle madalyanın bir teması olmalıydı. Doca Tirilye
Ultra 2025; “Tarihin İzinde Koş” sloganıyla Tirilye beldesi sınırları
içerisinde yer alan Myrleia antik kentine ait kültür rotasını da takip
edecekti. Dolayısıyla yapacağımız madalya kesinlikle Tirilye ve Myrleia antik
kentine göndermeler yapıyor olmalıydı.
Myrleia Antik Kenti’nin, günümüzde Mudanya'nın 1
kilometre güneydoğusunda bulunan ve Hisarlık adıyla anılan yayvan tepe
üzerinde, M.Ö. 7. yüzyılda İyonya’dan gelen Kolophonlular tarafından kurulduğu
kabul ediliyor. Günümüzde bu kentin bazı izlerine rastlanıyor. Tepe üzerinde
surlar içinde oldukça yoğun görülen bu kent yaşamına, kuzeye doğru daha seyrek
yerleşme alanlarında ve daha kuzeydeki liman kalıntılarında rastlanıyor. 2012
yılında bir inşaat kazısı sırasında ortaya çıkan antik kentin bulunduğu bölge sit
alanı olarak kabul edildi ve Mudanya Belediyesi, binlerce yıllık bu antik kente
ait turizm mirasını turizme kazandırmayı hedefliyor.
Biz de Doca Tirilye Ultra koşusu ile hem Tirilye’nin
tanıtımına katkı sağlamak hem de Myrleia antik kentinin günümüzde daha çok
ziyaret alması yerli ve yabancı turistlerin bölgeye ve antik kente olan ziyaretlerini
artması noktasında tasarlayacağımız özel tasarım madalya ile ülkemiz tanıtımına
katkı sağlamayı hem de koşuya katılacak sporseverlere hiç unutamayacakları bir
anı madalyası vererek trail sporuna olan ilgi ve desteklerinin artmasını
hedefledik.
Özel tasarıma sahip madalya hareketli parçalardan
oluşacaktı. Ön yüzünde ve arka yüzünde Myrleia antik kente göndermeler içerirken
hareketli mekanizma içerisine de bir Tirilye hatıra parası koymayı planladık.
Madalyanın ön yüzünde ki çocuk heykeli, Myrleia/Apameia’dan
(Bursa/Mudanya) bir bronz çocuk heykeline gönderme içermektedir. Hadi gelin
hızlıca bu çocuk heykelinin hikayesine bakalım.
Söz konusu olan çocuk heykeli 2012 yılında Bursa
Arkeoloji Müzesi Müdürlüğü tarafından bölgede yapılan sondaj kazılarında ele
geçmiştir. Myrleia/Apameia kenti ile ilgili araştırma ve kazılar son derece
kısıtlıdır. Burası, Gemlik Körfezi’nin güney kıyısında kurulmuş ve Prusa Ad
Olympum’un (Bursa) liman kenti olarak önem kazanmıştır. Anadolu’daki Roma’nın
ilk kolonisi olan Myrleia/Apameia, MÖ 44 yılında Iulius Caesar tarafından Roma kolonisi olması ayrıcalığıyla özel bir statü
kazanmıştır.
Kazılarda bulunan çocuk heykeli, elips şeklinde bir kaide üzerinde olup, ayakta duran 5-6 yaşlarında tamamen çıplak bir çocuk ve onun kucağındaki köpek yavrusundan ibarettir.
Helenistik dönemden itibaren ikonografik olarak erkek çocuklar,
çıplak veya yarı çıplak, ellerinde bir objeyi veya hayvanı tutan ve yoğunluklu
olarak oturan çocuklar şeklinde tasvir edilmiştir. Özellikle köpekli çocuklar,
sıkça konu edilmiştir.
Bizim madalya üzerinde ki çocuk tasviri işte bu bronz
çocuk heykeline antik bir gönderme yapmaktadır. Tasarım esnasında ilk olarak
çizimlerde çocuğun kucağında orijinal heykelden yola çıkarak köpek tasvirini de
koymak istedik. Fakat sınırlı alanda yaptığımız bu çalışmada köpek tasviri
belirgin olmayınca çocuk heykeline bir gönderme yaparak hem Myrleia antik
kentine hem de bölgenin ilk kurucuları olan Roma dönemine ait tasvirleri çocuk
heykeli ile birlikte madalyanın ön yüzünde kullandık.
Madalyanın arka tarafında ki tasarım da ise yine ön
tarafta ki tasarımda olduğu gibi yine Myrleia antik kentine dair gönderme
yaptık. Bölgede Bursa Uludağ
Üniversitesi Arkeoloji Bölümü’nün bilimsel katkılarıyla yapılan sondaj kazıları
sonucunda açığa çıkarılan ve üzerinde çiçek işlemeleri bulunan mozaiklere
göndermede bulunmak amacıyla madalyamızın arka yüzünde mozaik tasarımına yer
verdik.
Madalyamızın hareketli
mekanizması çekildiğinde ortaya çıkan ve Cumhuriyetimizin kurucusu ve yüce
önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün; “Zeki, Çevik, Ahlaklı” sözüne göndermenin
yer aldığı kısmın önerisi de yine madalyanın ilk tasarım çalışması sonrasında
çıkan prototip ilk numune üretimi esnasında Mustafa Demiralay’dan geldi.
Atatürk
ve spor denince akla gelen ilk sözlerden biri olan “Ben sporcunun
zeki, çevik ve ahlaklısını severim” bugün hala gençlerimizin pusulası oluyor.
Sporcu olmanın yalnızca sportif faaliyetlerde başarı elde etmek olmadığını
ifade eden söz, Mustafa Kemal Atatürk’ün sporcularda gördüğü geleceğin ufkunu
işaret ediyor. Her sözüyle geleceğin dünyasına ışık tutan Ulu Önder, spora
verdiği destekle tanınıyor. Hayatı boyunca spora hep ilgi duyan ve sportif
faaliyetlerde bulunmanın yanı sıra sporun önemi konusunda da vizyoner
düşünceleriyle tanınan, birçok sportif kurumun kurulmasını sağlayan Mustafa
Kemal Atatürk, sporcuların taşıması gereken nitelikleri belirttiği sözüyle
bugün spor dünyasının ihtiyacı olan gençlerin tarifini yapıyor. İşte
biz de bu tarife ait olan “Zeki, Çevik, Ahlaklı” sözlerini kendisi de yine çok
iyi bir Atatürkçü olan ve bunu her fırsatta dile getiren ve gösteren Doca
kurucusu ve genel müdürü Mustafa Demiralay’ın önerisiyle tasarıma ilave ederek
madalya içerisine yazdırdık.
Gelelim
madalya içerisinde ki hatıra parasına. Bu hatıra parasının sadece Tirilye ve
antik roma dönemine yaptığı göndermelerin dışında bir de gelecek sportif devam
organizasyonları için de bir katılım anahtarı olacak.
Önce
hatıra parasının ön yüzü, Tirilye yazısı koşunun yapılacağı bölgenin ismi,
altında ki zeytin yaprağı ile tarihe, turizme ve bölgenin ana üretim kaynağı
olan zeytine gönderme yaptık.
Paranın
arka yüzü, döneminin para birimi olan ve Roma antik dönemin de kullanılan altın
sikkeye bir gönderme yapıyor. Roma dönemi sikkelerinde kullanılan kurt ve
ikizler temalı resim de bu döneme ait bir tasvir. Tasvirde, Romus ve Romulus iki (veya ikiz) kardeştirler ve Roma şehrini
kurmuşlardır. Bir ırmağa bırakılırlar ve dişi bir kurt onları sudan çıkararak
bir mağarada emzirir. Daha sonra çiftçi bir aile tarafından bulunarak evlat
edinilirler. Roma şehrini kurmak için de kurt tarafından emzirildikleri yeri
seçerler.
Tirilye hatıra parasının
hemen yanında da koşunun 2 parkuru, 29K ve 54K ile koşunun isminin yazıldığı
kabartmalarımız mevcut.
Tamamen hareketli ve mıknatıslı mekanizmalara sahip olan Doca Tirilye Ultra özel tasarım madalyası 4 farklı kalıp kullanılarak bir araya getirilmiş 5 farklı parçadan oluşmuştur.
Sıra geldi Tirilye
hatıra parasının nasıl kullanılacağına. Uluslararası koşu organizasyonlarını
takip eden sporcuların bildiği üzere, özellikle UTMB organizasyonlarında (Ultra
Trail du Mont Blanc) taş toplamak kavramı vardır.
Çoğu kitle
katılımlı yarışın aksine, UTMB Dünya Serisi Finalleri'nde (UTMB'yi, CCC ve
OCC'yi içerir) yerinizi çevrimiçi olarak kaydedip giriş ücretini ödeyerek
kolayca alamazsınız. Bir yer kazanmak için parkurlarda daha önce çok sayıda mil
kat etmiş olmanız ve ardından bir piyangoda şansınızın yaver gitmesi gerekir.
UTMB Dünya
Serisi Finalleri çekilişine katılmak için aşağıdaki iki şeye sahip olmanız
gerekir:
100K veya 100 mil kategorilerinde geçerli bir UTMB
endeksi
UTMB Endeksi
her koşucunun performans seviyesini sağlar. Geçerli bir UTMB Endeksi elde etmek
için koşucuların son 24 ay içinde UTMB Dünya Serisinde en az bir yarışı veya
ilgili kategoride UTMB Endeksi olan başka bir yarışı tamamlamış olması gerekir.
En az bir Koşu Taşı. Koşucular UTMB Dünya Serisi yarışlarını 20 km, 50 km, 100 km veya 100 mil kategorilerinde tamamladıklarında Koşu Taşları talep ederler. Geçtiğimiz 24 ay içinde edinilen bir Koşu Taşı, UTMB Dünya Serisi Finalleri için çekilişe bir katılım için yeterlidir. Koşu Taşları kümülatiftir ve süresi dolmaz ve her Koşu Taşı çekilişteki şansınızı artırır. Yani, ne kadar çok varsa, şansınız o kadar artar.
Dolayısıyla Doca Tirilye Ultra özel
tasarım madalyası içerisinde ki hatıra Tirilye paralarını koşucularımızın
saklıyor olmalarını rica edeceğiz. Bu paraları nasıl biriktirebileceğinizi ve
kullanacağınızı önümüzde ki sene düzenlenecek Doca Tirilye Ultra 2026
koşusundan hemen önce sürpriz bir şekilde sizler ile paylaşıyor olacağız.
Evet değerli Hakkı Şenkeser “Benim Dikey Dünyam” okurları, bir madalya hikayesi, "Doca Tirilye Ultra 2025" hikayesi 2026 yılında tekrar kaldığı yerden devam ediyor olacak. Biz Türkiye'de ki trail koşularına farklı bir bakış açısıyla bakmaya ve her sene üzerine koyarak hem Bursa'mıza hem de ülkemize uluslararası ölçekte bir organizasyon kazandırabilmek hedefiyle daha çok çalışmaya devam edeceğiz.
Bir madalya hikayesi "Doca Tirilye Ultra 2025" madalyası yazımın hemen başında yazdığım gibi sıradan bir koşucu madalyası değil. Sadece Türkiye’de başka hiçbir koşu organizasyonunda verilmemiş özel tasarım bir madalyası da değil. Bu madalya bir koşu organizasyonunun çok özel bir hikayesi olan özel bir madalya…
Bir sonra ki yazımda görüşmek üzere, sevgilerimle…
Hakkı Şenkeser
Kaleminize emeğinize sağlık Hakkı bey..
YanıtlaSilRica ediyorum. Ben de okuduğunuz ve geri dönüşünüz için teşekkür ediyorum. İyi bayramlar. Selamlar.
SilOkuması çok keyifli güzel bir yazıydı. Başarılarınızın devamını diliyorum.
YanıtlaSilGökhan çok teşekkür ediyorum. Yazıyı bu kadar keyifli hale getiren arkasında ki emek ve çaba. Sen de bu takımın bir parçasıydın ve koşuyu yaptığın çalışmalar ile görsel açıdan fazlasıyla zenginleştirdin. Senin de tekrar emeklerine ve yüreğine sağlık. İyi bayramlar diliyorum. Selamlar.
Sil