Merhaba sevgili Hakkı Şenkeser "Benim Dikey Dünyam" okurları. Önümüzdeki hafta sonu Adım Adım Bursa
grubu olarak Marmara Bölgesinin ve Bursa’nın en yüksek noktası olan, 2543 metre
rakımlı Uludağ’ın zirvesine bir yürüyüş yapacağız.
Adım Adım Bursa gurubu olarak bu zirve
yürüyüşünün bizim için ayrı bir anlamı daha olacak. Bildiğiniz üzere bizler, “ Koşarak yardım edebileceğimiz bu kadar fazla insan
varken, neden sadece kendimiz için koşalım ki!” diyerek, iyilik peşinde koşan
bir gurubuz.
Hep birlikte STK’ları
için 39.Kıtalar arası İstanbul Maratonunda yapacağımız bu yardımseverlik
koşusuna artık 3 aylık bir zaman kaldı. Bizde Bursa Adım Adım grubu olarak hem
her zaman yaptığımız gibi birlikte keyifli zaman geçirmek hem de yoğun geçecek
kampanya dönemi öncesi çalışmalarımıza ivme kazandırmak, “İyilik Peşinde
Koşmaya Hazır Ol Bursa” mesajını tüm Bursa’ya ve Adım Adım camiasına Bursa'nın
zirvesinden vermek istiyoruz.
20 Ağustos Pazar
sabahı yapacağımız bu zirve yürüyüşü faaliyeti ile ilgili duyuruları hafta
boyunca hem komite üyesi arkadaşlarımız hem de antrenör arkadaşlarımız ile
birlikte yapmaya devam edeceğiz.
Uludağ zirve yürüyüşü
aslında uzunca bir süredir gündemimizde olan ve arkadaşlarımızın da istedikleri
bir etkinlikti. Yukarıda da yazdığım gibi arkadaşlarım ile birlikte ulaşım vs.
tüm detayları hafta boyunca sizler ile paylaşıyor olacağız. Ama öncesinde
Uludağ’ın zirvesine defalarca çıkmış ve amatör olarak dağcılık yapan biri
olarak hem arkadaşlarımıza bu parkuru anlatmak hem de yürüyüş sırasında
yanlarına neler alacaklar, nasıl giyinecekler, nasıl yürümeleri gerekiyor
konularında bilgilendirme yapmak amacı ile bu yazıyı yazmak istedim.
Merak etmeyin. İlk
defa zirve yürüyüşü yapacak arkadaşlar tüm sorularına bu yazıda cevap bulacaklar.
Onun haricinde ilave bilgi almak isteyen arkadaşlarımız istedikleri zaman yine
bana ulaşabilirler.
Öncelikle Uludağ
zirve tırmanışı bir dağcılık etkinliğidir. Yani şehirde, parklarda sağlık için
yaptığımız koşu antrenmanlarından daha farklı, farklı kas guruplarınızın
çalıştığı gerek fiziksel, gerek mental anlamda dayanıklılık gerektiren
etkinliklerdir.
Uludağ 2543 metre
rakımlı zirvesi ile aslında düzenli olarak trekking ya da dağcılık aktivitesi
ile uğraşanlar için, ülkemizin daha yüksek ve zorlu dağlarına göre zirvesine
daha kolay ulaşılabilen herhangi bir teknik zorluk içermeyen, sağlığınızın ya
da yürüyüş kondisyonunuzun iyi olduğu takdirde sıkı bir yürüyüşle
çıkabileceğiniz bir dağdır. Ama her spor aktivitesinde olduğu gibi, hatta çok
daha fazla olarak dağcılık aktiviteleri kesinlikle ciddiye alınması gereken en
ufak dikkatsizliği affetmeyen bir spor aktivitesidir.
Parkuru sizlere
anlatmadan önce;
Yanımıza neler
alacağız?
Nasıl giyinmemiz
gerekiyor?
Nasıl yürüyeceğiz?
Konularında
bilgilendirme yapmak istiyorum.
Öncelikle zirve
yürüyüşü için nasıl giyinmeliyiz?
Özellikle yazın
yapılan dağcılık etkinlikleri, çıkacağınız dağa ve coğrafi koşullara göre de
değişmekle beraberi, kış aylarında yapılan tırmanışlara göre daha az teknik
donanıma sahip malzeme ihtiyacı gerektirir. Bu demek değildir ki Uludağ’ın
zirvesine günlük ayakkabılar ya da sandalet tarzı hafif ayakkabılar ile
çıkılır.
Benim önerim hatta
ciddi olarak katılacak tüm arkadaşlarıma tavsiyem bileği saran bir bot ya da
trekking ayakkabısı ile bu zirve yürüyüşüne katılmaları. Çünkü birçoğunuzun
ayak bilekleri ve eklemleri bu coğrafya da, taşlık ve kayalık zeminde yürümeye
alışık olmadığı için en hafifinden burkulma tarzı sakatlıklar ile karşılaşma
ihtimaliniz olabilir. Yine botunuzun tabanı hafif tabanlı ayakkabılara göre
zeminden gelen darbelere karşı ayaklarınızı ve bileklerinizi daha fazla koruyacaktır.
İlk defa bot alacaklara tavsiyem ise bir numara büyük bot almaları ve yürüyüş
öncesinde bağcıklarını iyice sıkarak ayaklarının bot içerisinde gezmesini
engellemeleridir. Bu sayede özellikle dik inişlerde ayak tırnaklarınızı
kaybetme riskini ortadan kaldırırsınız. Özellikle uzun yürüyüşlerde
ayaklarınızın şişeceğini ve bu sebeple bir numara büyük botun önemini tekrar
hatırlattıktan sonra giyim konusuna geçmek istiyorum.
Uludağ çok yüksek bir
dağ olmamasına karşın hava şartları çabucak değişebilen bir dağdır. Bir
bakmışınız çok güzel bir hava yerini sisli ve rüzgârlı bir havaya bırakabilir.
Hafta boyunca hava durumunu takip ederek sizi kıyafetleriniz konusunda
yönlendirmeye devam edeceğiz. Kıyafetleriniz dağ yürüyüşüne uygun hafif
kıyafetler olmalı. Kesinlikle kot pantolon ile dağ yürüyüşü yapılmaz. Lütfen
bunu aklınızdan çıkarmayınız. Kot tarzı dar pantolonlar hem sizi uzun
yürüyüşler boyunca rahatsız edip hareketlerinizi kısıtlayacak hem de pamuklu
yapıları sebebi ile teriniz ile ıslandığında çabuk kurumayacaktır. Benim
tavsiyem hafif trekking tarzı pantolonlar giymeniz. Şort giymenizi de tavsiye
etmiyorum. Hem rüzgâr hem de sıcak hava ile bacaklarınız yanacak aynı zamanda
en ufak bir dikkatsizlik durumunda ayağınız kaydığınızda açık diziniz ya da bacaklarınız
daha kolay yaralanacaktır.
Yürüyüş esnasında sık
sık terleyeceksiniz. Yanınıza birkaç yedek tişört almanızı tavsiye ediyorum.
Birde özellikle açık alanda ve molalarda rüzgâra çok maruz kalmamanız için rüzgârlık
tarzı ince bir montu lütfen yanınıza alın.
Hava çok sıcak olmasa
bile şiddetli esen rüzgâr sıcak hava ile birlikte oldukça yakıcı oluyor. Güneş
kremi, siperlikli şapka ve boynunuzu koruyacak bir eşarp yine olmaz ise olmaz
yanınıza almanız gereken diğer kıyafet ve malzemeler.
Peki, dağda ne yiyip
ne içeceğiz? Öncelikle yanınıza en az 2
litre su almanız gerekiyor. Benim gibi çok terleyip çok su tüketen
arkadaşlarımız yanlarına 2,5 – 3 litre su alabilirler. Dağda inanın yürürken
çok susadığınızı hissetmiyorsunuz. Ama sıcak hava ve sarf ettiğiniz efor ile
birlikte çok fazla terliyor ve çok fazla su kaybediyorsunuz. Aşırı susuzluk
yani dehidrasyon durumu ile karşı karşıya kalabilirsiniz. Bu da vücudun susuz
kalması beraberinde birçok sağlık sorunlarının gelmesi demektir.
Yürüyüş sırasında
yemek molamız zirvede olacak. Onun dışındaki kısa molalarda enerji verecek
atıştırmalık kuruyemiş, kuru üzüm tarzı yemişler ve meyve suyu yanınıza
alabilirsiniz. Ana moladaki yiyecek tercihi tamamen size kalmış. Midenizi çok
fazla yormayacak sandviç tarzı yiyecekler, mineral ve tuz kaybını yerine çabuk
koyabileceğiniz ayran tarzı içecekleri yanınıza alabilirsiniz.
Ve tüm bu yukarıda
saydığımız malzemeleri içerisine koyabileceğiniz bir sırt çantası.
Yürüyeceğimiz parkur
ile ilgili olarak detaylı bir bilgilendirme yapmadan önce son olarak yürüyüşçü
arkadaşlara bir tavsiyem daha olacak. Yanlarına yürüyüş boyunca
kullanabilecekleri baton almaları. Batonlar size yürüyüş sırasında pek çok
avantaj sağlıyorlar. En önemlisi de vücudunuza, kas ve iskelet sisteminize
yürüyüş sırasında binen zararlı yükleri en az %25 azaltmaları. Baton kullanımı
ile ilgili daha detaylı bilgilendirmeyi, hemen altta paylaştığım linkteki ilgili
yazımı okuyarak edinebilirsiniz.
Evet, sıra
yürüyeceğimiz parkura geldi. Uludağ’ın zirvesine pek çok alternatif parkur
kullanılarak ulaşılabiliyor. Biz Oteller 1.Bölgeden, Kayak evi önünden
başlayarak, jeep yolunu takip ederek (yolun bir diğer ismi buzcular patikası)
kapıya ulaşacağız. Bu dik tepeyi aştıktan sonra sağımıza Keşiş Tepe, Küçük
zirveyi alıp soldan Rasat Düzünü takip ederek Uludağ’ın zirvesine ulaşacağız.
Yürüyeceğimiz toplam mesafe gidiş dönüş 24 kilometre civarında olacak. Tahmini
yürüyüş süremiz yine gidiş ve dönüş molalar dahil 8 saatten az olmayacak.
Doğa yürüyüşlerine
yaza trekking faaliyetlerine katılanlar bilirler. Her etkinliğin bir zorluk
derecesi vardır. Ve kolay anlaşılabilmesi açısından;
Kolay
Orta Zorlukta
Zor Parkur
Olarak adlandırılır.
Bizim yürüyeceğimiz Uludağ zirve yürüyüşü kesinlikle ZOR PARKUR olacak. Benim tavsiyem
24 kilometrelik dik iniş ve çıkışlarda içeren bu zorlu parkura herhangi bir
sağlık sorunu bulunmayan ve genel kondisyonu iyi olan arkadaşlarımızın
katılması.
Yürüyüşe Kayak evinin
önünden başlayacağımızı ve jeep yolunu takip edeceğimizi daha önce yazmıştım.
İlk dik çıkışımız olacak tepenin altına kadar devam eden bu toprak yol yaklaşık
5 kilometre uzunluğunda. Yürüyüşe başlayacağımız ilk rakım 1908 metre
yüksekliğinde. 5 kilometrenin sonunda çok fazla hissetmeden ve kolayca yürüyerek
2108 metre rakıma çıkacağız. Yani 200 metre irtifa kazanacağız.
Jeep yolunun sonunda
bizi karşılayan dik tepe parkurumuzun en zorlu kısmı olacak. Yaklaşık 1,24
kilometre uzunluğundaki 2 farklı etaptan oluşan bu dik çıkışı gurubun
performansına göre yorumlayıp gerekirse alternatif güzergâh takip edeceğiz.
Tepeye yani rasat düzüne çıktığımızda da 2108 metre rakımdan yaklaşık 300 metre
irtifa kazanarak 2400 metrelere çıkmış olacağız. Burada kısa bir mola verip dik
çıkışın yorgunluğunu üzerimizden atmayı planlıyoruz. Sağımızda Uludağ zirveden
yaklaşık 60 metre daha kısa olan Keşiş Tepe yani küçük zirveyi görebileceğiz.
Bizim takip edeceğimiz rota ise soldan doğuya doğru olacak.
Rasat düzü adından da
anlaşılacağı gibi hafif yükseltileri saymaz isek parkurun en kolay kısmı
Zirveye kadar yaklaşık 5 kilometre uzunluğundaki bu parkuru kolaylıkla
yürüyebileceğiz. Bu rota aynı zamanda Kuzeyde İstanbul tarafı, Güneyde Keles
tarafının görülebildiği, yürüyüşe görsel güzellik katan bir rota. Aynı zaman da
hava şartlarına göre güneşi en çok hissedeceğimiz ve sert rüzgâra da maruz
kalacağımız bir bölge. Artık Uludağ’ın sırtlarında yürüyor olacağız.
Parkurun sonuna doğru
tepenin üzerinde göreceğimiz Kara Kayalar mevki aşacağımız ikinci zorlu tepe
olacak. Bu tepeyi aştıktan sonra ise artık Uludağ zirve en azından göz
menzilimize girecek. Burada bizi zirvenin hemen altındaki göller ile birlikte
muhteşem bir Uludağ Zirve manzarası bekliyor olacak.
Nihayet zirveye çıkan
son dik yamacı da çıktıktan sonra bizi Türk bayrağı ile birlikte Marmara
Bölgesinin ve Bursa’nın 2543 metre rakımlı zirvesi karşılayacak. Burada günün
anısına zirve defterini yazıp bol bol resim çekineceğiz. Yemek molası sonrası
takribi 40 dakikalık bir mola sonrasında hep birlikte dönüş yoluna geçeceğiz.
Bazı arkadaşlarımız
göller bölgesine de inmek istiyordu. Fakat şimdilik katılımcı profilini de göz
önüne alarak göller faaliyetini bir başka tarihte yapmayı düşünüyoruz. Aynı
anda zirve ve göller yürüyüşü çoğu arkadaşımız için ciddi zorlayıcı olacaktır.
Son olarak yürüyüş
düzeninden bahsetmek istiyorum. Ben rehber olarak gurubun önünde ilerlerken
artçı olacak arkadaşımız gurubun en sonunda yürüyecek. Yürüyüş düzeninde kesinlikle
rehberin önüne geçmeyip, artçının arkasında kalmayacağız.
Yukarıda da yazdığım
gibi yürüyüşün başından sonuna kadar aynı dikkatle yürüyeceğiz. Özellikle dönüş
yolunda çok daha temkinli ve dikkatli olacağız. Tüm istatistikler en basitinden
takılma, düşme dahil olmak üzere tüm kazaların inişte olduğunu göstermekte.
Dönüş yolunda hepimiz yorgun olacağız ve bir an önce araçlarımıza dönmek
isteyeceğiz bu da dalgınlığa ve dikkatsizliğe daha açık olmamız anlamına
geliyor.
Evet, arkadaşlar,
biraz uzun bir yazı oldu ama en azından okurken etkinlik hakkında genel bir
bilgiye sahip olabileceğinizi düşünüyorum.
Kesinlikle yorucu ve
zor bir faaliyet olacak ama inanın zirvede olmak, başarmak o muhteşem atmosferi
hep birlikte yaşamak kesinlikle unutulmaz olacak. Ben dağcılığa yıllar önce
Uludağ zirve faaliyeti ile başlamıştım. Kim bilir sizlerde…
Sevgilerimle
buyuk bir dikkatle yazilarini okudum hepsi yaşanarak tecrubeyle harmanlanip bizi bilgindirmek icin cok faydali tesekkur ederim hakki abi
YanıtlaSilRica ederim. Umarım Pazar günü yapacağımız Uludağ zirve yürüyüşü etkinliğinde bu keyifli anları hep birlikte yaşayacağız. Teşekkürler.
SilMerhabalar. Bu yürüyüşe nasıl katılabiliyoruz acaba?
YanıtlaSilCok bilgilendirici bu trekking toplam olarak ne kadar zaman birimi icinde gerceklestirildi,rota belirleyici isaretler bulunmaktami?Herhangi vahsi bir hayvan durumu?
YanıtlaSil